İBADET
İbadet, insanın yaratılış gayesidir ve yaratıcısına karşı başta gelen görevidir. Bu sebeple de insan için gönderilen Kur’an-ı Kerim’de yer alan temel konulardan biri ibadettir. Kur’an-ı Kerim’de, insanın yaratıcısını tanıyıp ona ibadet yani kulluk etmek için yaratıldığı belirtilir. Bu konuyla ilgi olarak Rabb’imiz (c.c.) şöyle buyurur: “Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” Yüce Allah (c.c.), kutsal kitabımızın birçok ayetinde ibadetlerimizi yerine getirmemizi emreder. Emrine uyup ibadetlerini yerine getiren insanların dünyada da ahirette de mutluluğa, huzura ve kurtuluşa ereceğini belirtir.
Allah’a (c.c.) ibadet etmemiz gerektiğini belirten Kur’an-ı Kerim, ibadetler hakkında da bilgiler verir. Namaz kılmanın, oruç tutmanın, hacca gitmenin, zekât vermenin Allah’ın (c.c.) emri olduğunu açıklar. Umre yapmak, sadaka vermek, kurban kesmek, dua etmek gibi ibadetleri teşvik eder. Yüce kitabımız, ibadetlerin nasıl yapı- lacağına ilişkin de genel hatlarıyla bilgiler verir. Kur’an’da yer alan bir ayette, “Namazlara ve orta namaza (ikindi namazına) devam edin, Allah’a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın.” “Namazı kılın, zekâtı verin, önceden kendiniz için yaptığınız her iyiliği Allah’ın katında bulacaksınız. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızı noksansız görür.” ayetinde de hem namaz hem de zekât emredilir. Başka bir ayette de orucun farz olduğu şöyle belirtilir: “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı.”“…Yolculuğuna gücü yetenlerin haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır…” ayetiyle de gücü yetenlere hac ibadeti emredilmektedir. Başka bir ayette de “Haccı ve umreyi Allah için tam yapın…” buyrulmaktadır. Bir ayette ise “O hâlde Rabb’in için namaz kıl, kurban kes.” buyrularak namazla birlikte kurban ibadeti de emredilmektedir.

Kur’an’da belirtildiğine göre ibadet sadece Allah’a (c.c.) yapılır. Allah’tan başkasına ibadet edilmez. Çünkü ibadet edilmeye layık tek varlık Cenab-ı Allah’tır (c.c.). Biz bu durumu her gün okuduğumuz Fâtiha suresinde, “(Rabb’imiz!) Yalnız sana ibadet ederiz ve sadece senden yardım dileriz.” ayetiyle ifade ederiz. Gösteriş, çıkar vb. amaçlarla ibadet edilmez. İbadetlerde tek amaç, Allah’ın (c.c.) rızasını kazanmak olmalıdır. Bu husus bir ayette, “De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm, hepsi âlemlerin Rabb’i Allah içindir.” buyrularak belirtilir. Kur’an’da açıklandığına göre ibadet, hayatın belli dönemlerinde değil, her zaman yerine getirilmesi gereken bir görevdir. Bir ayette bu husus şöyle açıklanır: “Ve yakîn (ölüm) sana gelinceye kadar Rabb’ine ibadet et.”
Kur'an-ı Kerim'de, Allah'a ibadet etmeyi emreden birçok ayet bulunur.
Oruç tutmak:
Oruç, tan yerinin ağarmasından Güneş'in batışına kadar yemeden, içmeden ve benzeri birtakım bedeni isteklerden uzak durmak demektir. Oruç, sadece Hz. Muhammed'in gönderildiği topluluklara değil, onlardan önce gönderilmiş olan peygamberler dönemindeki halklara da emredilmiştir. Orucun farz olduğunu bildiren ayet, anlam olarak şöyledir: ''Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz.''
Peygamberimizin bildirdiğine göre Yüce Allah, ramazanda oruç tutanı mükafatlandıracak ve günahlarını bağışlayacaktır. Peygamberimiz bu konuda şöyle buyurmaktadır:
''Bir kişi, ramazanın faziletine inanarak ve mükafatını umarak oruç tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.''

Hacca gitmek:
Hac, dinen zengin olan Müslümanların yapmakla yükümlü oldukları bir ibadettir. Hac, usulüne uygun bir şekilde ihrama girmek, zamanında Arafat'ta vakfe yapmak (durmak) ve Kabe'yi tavaf etmektir.
Hac ibadetinin yapılmasını Yüce Allah bize Kuranıkerim’de emretmiştir. Hac, hem mal (para) hem de bedenle yapılan bir ibadettir. Hac ibadeti ile Yüce Allah'a verdiği nimetler için şükrederiz. Ayrıca ona karşı kulluk görevini de yerine getirmiş oluruz. Sevgili Peygamberimiz haccın önemini belirtmek için şöyle buyurmuştur: ''Kim Allah için hacceder de, (bir daha) günah işlemezse anasından yeni doğmuş gibi tertemiz olarak döner.''

Zekat vermek:
Zekat, sözlükte temizlenmek, artmak anlamına gelir. Zekat, İslam dininin belirlediği ölçüye göre zengin sayılan Müslümanların yerine getirmek zorunda oldukları bir ibadettir. Dini ölçülere göre zengin sayılanlar, her yıl mallarının veya paralarının kırkta birini (yüzde iki buçuğunu) yoksullara vererek zekat ibadetini yapmış olurlar.
Yüce Allah, Kuranıkerim’de şöyle buyurur: ''Namazı kılın, zekatı verin, önceden kendiniz için yaptığınız her iyiliği Allah'ın katında bulacaksınız. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızı noksansız görür.'' Zekat konusunda başka ayetler de vardır.

Sevgili Peygamberimiz de zekatın önemini belirtmiş ve Müslümanlara zekat vermelerini öğütlemiştir. İnancımıza göre zekat olarak verilecek mal veya para, fakirlerin hakkıdır. Bu sebeple zengin Müslümanlar, zekatlarını severek ve karşılığında bir şey beklemeden fakirlere vermelidirler.Zekat, yoksulları sevindirir. Geçim sıkıntısı çeken ailelerin yüzünü güldürür. Zekatı , veren de bu durumdan dolayı mutlu olur